Gün geçmiyor ki canım ülkemde vukuat yaşanmasın..
Ve gün geçmiyor ki canım ülkemde vicdansızlar çoğalmasın..
Tüm Türkiye Müge Anlı’nın gerçekleri ortaya çıkarması için dua edip, Müge Anlı’ya çözdüğü her olay için teşekkür ediyoruz.
Oysa ki benim canım ‘Adalet’ diye inlediğimiz ülkemizde milletvekili, valisi, belediye başkanı, ilçe başkanı, savcısı, polisi, jandarması yani tüm bürokratı sus pus..
Bunun bir örneği de haftalardır hatta 3 yıldır anne ve babasının cinayeti için çabalayan Doktor Osman Büyükşen gösterdi.
Anne ve babasının katillerini bulmak için 3 yıldır amansız bir mücadele veren Doktor Osman Müge Anlı’nın sunduğu programda öyle çarpıcı cümleler kurdu ki o cümlelerin altında ‘ben insanım’ diyen herkes ezilir.
Ama gelin görün ki koskoca Konya bürokrasisinden ses seda çıkmadı..
Bu nasıl bir adalet bu nasıl bir koltuk savaşıdır ki; anne ve babasının cinayetini araştıran bir evladın suratına hiç çekinmeden ve hiç düşünmeden ‘ramboculuk oynuyorsunuz ya gidin Müge Anlı’ bulsun diyebiliyorsunuz..
Bu nasıl bir vicdansızlıktır..
Hiç mi sevilmediniz?
Hiç mi vicdanınız acımadı?
Hiç mi canınız yanmadı o cümleleri kurmanızın ardından?
Benim aklım almıyor nasıl insanların acısının üzerine bu denli vahşi sözler kullanabiliyoruz.
**
TOPLUM OLARAK BİZ NASIL İNSANLAR OLDUK…
Bu ülkede vicdanı bir çocuktan, merhameti bir hayvandan öğreniyoruz.. Peki, insanlığı kimden öğreneceğiz?
Hepimiz adına konuşuyorum.
Hani derler ya ‘kızım sana söylüyorum gelinim sen anla’ diye..
Bizim ülkemizde yaşananları ne gelin ne kız anlıyor artık..
Herkesin vicdanı kör, kulakları sağır olduğu sürece biz nasıl toparlanabiliriz.
Daha ‘Kadir Şeker’ olayı bile taptaze dururken (ki kendisi maalesef halâ kendini bilmez iki insan yüzünden hapiste) Doktor Osman’ın anne baba feryadına nasıl dayanacağız..
Bu yazıyı okuyan herkese söylüyorum;
Kadir Şeker’in, Doktor Osman’ın, anne babası gözleri önünde öldüren çocukların, kendisi ve doğmamış bebeği karnında ölen yavrusu için çırpınan annenin, evladı kaçırılıp tecavüze uğrayıp cesedini tanınmaz halde bulan babanın, evladının cesedini dahi bulamayan ailelerin ve bu dünyada bir şeyler için ADALET arayan insanların çığlıklarına nasıl sessiz kalıyorsunuz?