Dyt. Yaprak YILMAZ DURAN
Köşe Yazarı
Dyt. Yaprak YILMAZ DURAN
 

İNSÜLİN DİRENCİ NEDİR?

İnsülin, glikozun enerji kaynağı olarak kullanmasını sağlar. Yediğimiz gıdalar sindirildiğinde ortaya çıkan glikoz sindirim sistemimizden emilerek kana karışır. İnsülin kandaki glikozun artışına cevap olarak pankreastan salgılanır ve glikozun hücrelerin içine girerek yakılmasını sağlar. İnsülin direnci, üretilen insülinin etkisinin zayıflaması anlamına gelir. Mevcut insülinin etkisi yetersiz kalınca pankreas insülin üretimini arttırır ve durumu telafi etmeye çalışır. Ancak, bir süre sonra pankreas yorulur ve salgılanan insülin miktarı kan şekerini normal seviyelerde tutmak için yetersiz kalır. Sonuçta zaman içinde şeker yükselmeye başlar, önce prediyabet ve sonra da diyabet ortaya çıkar. İnsülin direnci belirtilerini şöyle sıralamak mümkündür:  Yemek sonrası gelen ağırlık, yorgunluk ve uyku hissi  Yemekten sonra şekerin kontrolsüz olarak düşmeye başlamasıyla el titremesi, terleme,  Mide kazınması  Kilo almanın kontrol edilememesi  Sık tatlı yeme isteği  Bel çevresinin giderek genişlemesi  Tansiyonun 13'e 8 veya daha yüksek olması  Konsantrasyon güçlüğü  Uyku bozukluğu  'Akantozis Nigrikans' denilen özellikle koltuk altı, kasık, boyun bölgelerinde esmerleşme  Karaciğerde yağlanma  Kadınlarda adet düzensizlikleri Yapılan bilimsel araştırmalar fazla kiloların en az %7’sinin verilmesinin ve fiziksel olarak daha aktif bir yaşam sürdürmenin insülin direncini önleyebildiğini göstermektedir.  Dengeli beslenme programında bireyler 2,5 porsiyon sebze ve 2 porsiyon meyve tüketmelidir. Merve ve sebze zengin lif, vitamin ve mineral içeriği ve düşük glisemik indeksi olan karbonhidrat grubundandır. Fakat fazla miktarda tüketimi kan şekeri dengesini bozar ve kilo artışına neden olur.  Meyve olarak şeker yoğunluğu yüksek meyveler yerine yeşil elma, armut, erik, ayva gibi glisemik indeksi düşük meyveler tercih edilmelidir.  Kırmızı et, yağlı et yerine balık ve beyaz et tercih edilmelidir.  Haftada en az 150 dakika, mümkünse haftanın 5 günü 30 dakika olacak şekilde fiziksel aktivite planlanmalıdır.  Egzersizin mümkün olduğu kadar sabah aç karna, çok sıcak ve soğuk ortamlarda değil; öğünlerden 1-2 saat sonra yapılması tercih edilmelidir.  Günde 7 saat verimli uyku alınarak hormonâl düzen korunmalıdır.
Ekleme Tarihi: 17 Ekim 2024 - Perşembe

İNSÜLİN DİRENCİ NEDİR?

İnsülin, glikozun enerji kaynağı olarak kullanmasını sağlar. Yediğimiz gıdalar sindirildiğinde ortaya çıkan glikoz sindirim sistemimizden emilerek kana karışır. İnsülin kandaki glikozun artışına cevap olarak pankreastan salgılanır ve glikozun hücrelerin içine girerek yakılmasını sağlar. İnsülin direnci, üretilen insülinin etkisinin zayıflaması anlamına gelir. Mevcut insülinin etkisi yetersiz kalınca pankreas insülin üretimini arttırır ve durumu telafi etmeye çalışır. Ancak, bir süre sonra pankreas yorulur ve salgılanan insülin miktarı kan şekerini normal seviyelerde tutmak için yetersiz kalır. Sonuçta zaman içinde şeker yükselmeye başlar, önce prediyabet ve sonra da diyabet ortaya çıkar.

İnsülin direnci belirtilerini şöyle sıralamak mümkündür:

 Yemek sonrası gelen ağırlık, yorgunluk ve uyku hissi

 Yemekten sonra şekerin kontrolsüz olarak düşmeye başlamasıyla el titremesi, terleme,

 Mide kazınması

 Kilo almanın kontrol edilememesi

 Sık tatlı yeme isteği

 Bel çevresinin giderek genişlemesi

 Tansiyonun 13'e 8 veya daha yüksek olması

 Konsantrasyon güçlüğü

 Uyku bozukluğu

 'Akantozis Nigrikans' denilen özellikle koltuk altı, kasık, boyun bölgelerinde esmerleşme

 Karaciğerde yağlanma

 Kadınlarda adet düzensizlikleri

Yapılan bilimsel araştırmalar fazla kiloların en az %7’sinin verilmesinin ve fiziksel olarak daha aktif bir yaşam sürdürmenin insülin direncini önleyebildiğini göstermektedir.

 Dengeli beslenme programında bireyler 2,5 porsiyon sebze ve 2 porsiyon meyve tüketmelidir. Merve ve sebze zengin lif, vitamin ve mineral içeriği ve düşük glisemik indeksi olan karbonhidrat grubundandır. Fakat fazla miktarda tüketimi kan şekeri dengesini bozar ve kilo artışına neden olur.

 Meyve olarak şeker yoğunluğu yüksek meyveler yerine yeşil elma, armut, erik, ayva gibi glisemik indeksi düşük meyveler tercih edilmelidir.

 Kırmızı et, yağlı et yerine balık ve beyaz et tercih edilmelidir.

 Haftada en az 150 dakika, mümkünse haftanın 5 günü 30 dakika olacak şekilde fiziksel aktivite planlanmalıdır.

 Egzersizin mümkün olduğu kadar sabah aç karna, çok sıcak ve soğuk ortamlarda değil; öğünlerden 1-2 saat sonra yapılması tercih edilmelidir.

 Günde 7 saat verimli uyku alınarak hormonâl düzen korunmalıdır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gebzehurses.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.