ORMANLAR, TARLALAR KAYIT DIŞI ÇAY BAHÇELERİNE DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR
ORMANLAR, TARLALAR KAYIT DIŞI ÇAY BAHÇELERİNE DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR
Doğu Karadeniz'de 4 ilde tarımı yapılan çayda üreticiler, daha fazla gelir elde etmek amacıyla orman, çalılık alanlar ve tarlaları söküp, çay ekiyor. Bölgede 50 bin dekara ulaşan ruhsatsız çaylık alanlarla birlikte kuru çay üretimi de artıyor. Rize Ticaret ve Sanayi Odası (RTSO) Başkanı Şaban Aziz Karamehmetoğlu, “Çay ekim alanları artış tehlikesine bir an önce el atılmalı. Ruhsatsız alanlarda çok ciddi çay ekimi yapılıyor. İhtiyaçtan fazla üretim olursa sıkıntı yaşarız” dedi.
Rize, Trabzon, Artvin ve Giresun'da 788 bin dekar alanda 1 milyon üretici aile tarafından yapılan çay tarımında kayıt dışı çay bahçeleri arttı. 2018 yılına kadar ekilen çay bahçelerinin ruhsatlandırıldığı bölgede bu tarihten sonra yeni bahçelere ruhsat verilmesi yasaklandı. Ancak çay tarımından daha fazla gelir elde etmek isteyen üreticiler, yasağa rağmen bölgede orman, çalılık alanlar ve tarlaları söküyor, çay ekiyor. Bölgede 50 bin dekara ulaşan ruhsatsız çaylık alanlarla birlikte kuru çay üretimi de artıyor. Çay bahçeleri oluşturulan eğimli araziler, heyelan riski ile karşı karşıya kalıyor. Rize'de son yaşanan sel afetlerinde çay bahçelerinde toprak kaymaları olmuştu.
‘İHTİYAÇTAN FAZLA ÜRETİM SIKINTI YAŞATIR’
RTSO Başkanı Şaban Aziz Karamehmetoğlu çayın bölge için olmazsa olmaz olduğunu belirterek, “Çay insanlarımızın yaşam sigortası ama bizleri bekleyen ciddi bir tehlike var. Üretim alanları gittikçe artıyor. Bu tabi önümüzdeki dönemde ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Bu bir arz talep meselesi. Bunu iyi hesaplamak lazım, çünkü kayıt dışında çok ciddi ruhsatsız alanlarda çay ekimi olmaya başladı.
Çay ekim alanları artış tehlikesine bir an önce el atılmalı. Ruhsatsız alanlarda çok ciddi çay ekimi yapılıyor. İhtiyaçtan fazla üretim olursa sıkıntı yaşarız" dedi.
‘ÇAY KANUNU BEKLENTİSİ VAR’
Çay kanununun çıkarılması gerektiğini söyleyen Karamehmetoğlu, “Üreticilerimizin çay kanunu ile ilgili beklentisi var. Sadece vatandaş açısından değil, özel sektör ve devlet açısından da iyi niyetle bir masanın etrafında oturup bu işi çözmemiz gerektiği kanaatindeyim. Üniversitemiz çay kanunu ile ilgili gerekli çalışmayı tamamladı ve bakanlığa teslim etti. İnşallah bu çay kanunu da önümüzdeki sezona yetişir diye ümit ediyorum. Siyaset kurumu bunu çözecektir diye düşünüyorum” diye konuştu.
‘YENİ BAHÇELER ZARAR OLARAK GERİ DÖNECEK’
Çay üreticisi Yakup Şişmanlar ise, “Ne kadar çok çay bahçesi yaparsak bizim karımız diye düşünüyorlar ama yarın yine kendi zarar edecek. Çünkü çayı satamayınca yaş çayın fiyatı düşecek. Çay tüketimi de artmayınca çaya da ihtiyaç olmuyor. O yüzden yeni açılan çay bahçeleri ileride müstahsilin başına zarar olarak geri dönecek” ifadelerini kullandı.
Üreticilerden Ensar Özgen de, "Yeni çay bahçeleri açılmasının çay sektörüne bir etkisi muhakkak olacaktır. Yeni çay bahçelerinin açılması çayın önünü tıkayacaktır. Pazar olmadığı sürece de çay, özel sektöre gidecek ve fiyat düşecek, üretici mağdur olacaktır. Ancak burada önemli olan çay pazarının dışarıya açılması. Ülkemize gelen kaçak çayın da önüne geçilmesi gerekiyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rize'de 14 Temmuz'da meydana gelen, 6 kişinin hayatını kaybettiği, 2 kişinin kaybolduğu sel afeti sonrası yaptığı açıklamada, "Çay bitkisi gübreleme tekniği sebebiyle de aldığı yağmurla gübrenin azotun balçığa dönüştüğü yer. Dikey kök olmadığı için yatay olduğu için onlar aşağıya doğru iniyor. Ağaçlama çay arasında yok. Eskiden dikey köklü ağaçlarımız vardı. O ağaçlar şimdi kalmadı çünkü söküldü onların yerine çaylıklar yapıldı" ifadelerini kullanmıştı.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.