“ABD küstahlığının karşılığı olmalı”

KOCAELİ 28.04.2021 - 11:19, Güncelleme: 05.03.2022 - 13:23
 

“ABD küstahlığının karşılığı olmalı”

Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Harun Demirkaya, ABD’nin sözde soykırım söylemleri ile kendi soykırımlarını unutturmak istediğine dikkat çekerek, bunun bir karşılığı olması gerektiğini ifade etti. Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Harun Demirkaya, ABD’nin sözde soykırım söylemlerine sert tepki göstererek bir açıklama yaptı. Demirkaya açıklamasında, “Birinci Dünya Savaşı esnasında Osmanlı İmparatorluğu topraklarının işgali ve parçalanması sürecinde yani olağan üstü ve savaş koşullarında üzücü olayların yaşandığı malum. Özellikle Ermeni asıllı bazı Osmanlı vatandaşlarının Rusların desteği ve kışkırtması ile taburlar oluşturduğu, Türk köylerine saldırdığı, işgalci Rus, İngiliz, Fransız, İtalyan vd. ile hareket ettiği, kiliseleri ve okulları silah deposu olarak kullandığı ve düşman karşısındaki ordunun savaş gücüne ciddi zararlar verdiği kayıtlarda var. Yine o dönemde özellikle Şark cephesinde Osmanlı Ordusuna komuta eden Alman heyetinin de tavsiye kararıyla, bir yer değiştirme politikası uygulandığı; özellikle halka saldıran, orduyu arkadan vuran Ermeni asıllı Osmanlı yurttaşlarının yine Osmanlı toprağı içinde başka bölgelere göç ettirildiği; ancak suç işlenmeyen (İstanbul gibi) bölgelerdeki vatandaşlara da asla dokunulmadığı, yani olayın bir Ermeni sorunu değil, yabancı ordularla işbirliği yapmak, devlete karşı suç işlemek, halkı katletmek yani vatan hainliği sorunu olduğu da ortada” dedi. “ABD ÖNCE KENDİ DÜNÜ VE BUGÜNÜNE BAKMALI” Sözlerini sürdüren Prof. Demirkaya; “Yer değiştirme sürecinde maalesef (devletin savaş koşullarında sevk için görevlendirilecek yeterli jandarma gücü bulunduramaması nedeniyle, doğu ve güneydoğu illerinde üzücü olayların yaşandığı, sevk kervanlarının eşkiya saldırısına uğradığı biliniyor. Esasen bu faciada ihmali görülenlerin yargılandığı ve şiddetle cezalandırıldığı da kayıtlarda var. Üstelik sadece devletin emirlerini uyguladıkları için, yani suçsuz yere… Buna rağmen Osmanlı’nın devlet olmanın gereğini -yanlış da olsa- yaptığını söyleyebiliyoruz. Şimdi bu olaylara, üstelik Osmanlı devleti param parça olmuş, devlet içinden 25 devletçik çıkmış, milyonlarca Osmanlı yurttaşı savaş, olağanüstü koşullar, salgın hastalıklar, devlet otoritesinin zayıflığı, dolayısıyla eşkıya saldırıları ile hayatını kaybetmişken, 106 yıl sonra bu olaylara bir ABD başkanının soykırım demesi, olsa olsa kendi soykırım sicillerini unutturma çabası olabilir. Eğer bir soykırım ifadesi kullanılacak ise, ABD kendi dününe ve bu gününe bakmalı. Zira dünyada ilk biyolojik silahı kullanan ABD. Kızılderili ırkını yok eden ABD. Japonya özelinde dünyayı ilk atom bombası ile tanıştıran, hala sakat nesiller doğmasına yol açan ABD. Vietnam'da, Kore'de, Kamboçya'da milyonlarca masum insanı katleden ABD. Afganistan, Irak, Libya, halen Suriye vd. demokrasi getirme vaadi ile dünyayı gözyaşına ve cehenneme çeviren ABD. Dünyanın her tarafındaki terör örgütlerinin hamisi olan ABD. Üstüne üstlük dünyanın en büyük silah üreticisi ve satıcısı olan da ABD. Ne yapsın; soykırımcı olarak tek başına çok sırıtıyor. Acilen yanına başka ülkeleri de alması gerekiyor. Ama yanlış adres; Türklerin ne asimilasyon ne de soykırım geçmişi olmadığı da ortada. “SİZLERE BURADAN EKMEK ÇIKMAZ” “Ne Mutlu Türküm Diyene!” şemsiyesinin altında yedi düvele birlikte karşı koymuş, emperyalizmin uşaklarını denize dökmüş kahraman bir halkımız; yüzyıllardır, hatta binlerce yıllardır uygarlıklara beşiklik yapmış bir ülkemiz, etle tırnak olmuş, aynı kültür ve tarihle yoğrulmuş bir milletimiz var. ABD başkanına da, Türk milletine düşmanlık etmek isteyen diğer devlet yetkililerine de buradan ekmek çıkmaz! Ancak Amerika'nın Kıbrıs'tan sonra ülkemize uyguladığı ambargo (ki o zaman karşılığı verilmişti), muavenet gemimizin vurulması, askerimizin başına çuval geçirilmesi, PKK-YPG ve FETÖ terörüne verdiği destek, Türkiye'nin (Kıbrıs, Akdeniz, Ege konularındaki) çıkarlarına düşmanlıkları, F-35 projesinden çıkarılmamız, Türkiye gibi sadık bir müttefik ve onurlu bir devleti aşağılayıcı tavırlar, nihayet  son zamanlardaki küstahlıklarının da elbette kamu vicdanını tatmin edecek düzeyde bir karşılığı olmalı!” dedi.  

Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Harun Demirkaya, ABD’nin sözde soykırım söylemleri ile kendi soykırımlarını unutturmak istediğine dikkat çekerek, bunun bir karşılığı olması gerektiğini ifade etti.

Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Harun Demirkaya, ABD’nin sözde soykırım söylemlerine sert tepki göstererek bir açıklama yaptı. Demirkaya açıklamasında, “Birinci Dünya Savaşı esnasında Osmanlı İmparatorluğu topraklarının işgali ve parçalanması sürecinde yani olağan üstü ve savaş koşullarında üzücü olayların yaşandığı malum. Özellikle Ermeni asıllı bazı Osmanlı vatandaşlarının Rusların desteği ve kışkırtması ile taburlar oluşturduğu, Türk köylerine saldırdığı, işgalci Rus, İngiliz, Fransız, İtalyan vd. ile hareket ettiği, kiliseleri ve okulları silah deposu olarak kullandığı ve düşman karşısındaki ordunun savaş gücüne ciddi zararlar verdiği kayıtlarda var. Yine o dönemde özellikle Şark cephesinde Osmanlı Ordusuna komuta eden Alman heyetinin de tavsiye kararıyla, bir yer değiştirme politikası uygulandığı; özellikle halka saldıran, orduyu arkadan vuran Ermeni asıllı Osmanlı yurttaşlarının yine Osmanlı toprağı içinde başka bölgelere göç ettirildiği; ancak suç işlenmeyen (İstanbul gibi) bölgelerdeki vatandaşlara da asla dokunulmadığı, yani olayın bir Ermeni sorunu değil, yabancı ordularla işbirliği yapmak, devlete karşı suç işlemek, halkı katletmek yani vatan hainliği sorunu olduğu da ortada” dedi.

“ABD ÖNCE KENDİ DÜNÜ VE BUGÜNÜNE BAKMALI”

Sözlerini sürdüren Prof. Demirkaya; “Yer değiştirme sürecinde maalesef (devletin savaş koşullarında sevk için görevlendirilecek yeterli jandarma gücü bulunduramaması nedeniyle, doğu ve güneydoğu illerinde üzücü olayların yaşandığı, sevk kervanlarının eşkiya saldırısına uğradığı biliniyor. Esasen bu faciada ihmali görülenlerin yargılandığı ve şiddetle cezalandırıldığı da kayıtlarda var. Üstelik sadece devletin emirlerini uyguladıkları için, yani suçsuz yere… Buna rağmen Osmanlı’nın devlet olmanın gereğini -yanlış da olsa- yaptığını söyleyebiliyoruz. Şimdi bu olaylara, üstelik Osmanlı devleti param parça olmuş, devlet içinden 25 devletçik çıkmış, milyonlarca Osmanlı yurttaşı savaş, olağanüstü koşullar, salgın hastalıklar, devlet otoritesinin zayıflığı, dolayısıyla eşkıya saldırıları ile hayatını kaybetmişken, 106 yıl sonra bu olaylara bir ABD başkanının soykırım demesi, olsa olsa kendi soykırım sicillerini unutturma çabası olabilir. Eğer bir soykırım ifadesi kullanılacak ise, ABD kendi dününe ve bu gününe bakmalı. Zira dünyada ilk biyolojik silahı kullanan ABD. Kızılderili ırkını yok eden ABD. Japonya özelinde dünyayı ilk atom bombası ile tanıştıran, hala sakat nesiller doğmasına yol açan ABD. Vietnam'da, Kore'de, Kamboçya'da milyonlarca masum insanı katleden ABD. Afganistan, Irak, Libya, halen Suriye vd. demokrasi getirme vaadi ile dünyayı gözyaşına ve cehenneme çeviren ABD. Dünyanın her tarafındaki terör örgütlerinin hamisi olan ABD. Üstüne üstlük dünyanın en büyük silah üreticisi ve satıcısı olan da ABD. Ne yapsın; soykırımcı olarak tek başına çok sırıtıyor. Acilen yanına başka ülkeleri de alması gerekiyor. Ama yanlış adres; Türklerin ne asimilasyon ne de soykırım geçmişi olmadığı da ortada.

“SİZLERE BURADAN EKMEK ÇIKMAZ”

“Ne Mutlu Türküm Diyene!” şemsiyesinin altında yedi düvele birlikte karşı koymuş, emperyalizmin uşaklarını denize dökmüş kahraman bir halkımız; yüzyıllardır, hatta binlerce yıllardır uygarlıklara beşiklik yapmış bir ülkemiz, etle tırnak olmuş, aynı kültür ve tarihle yoğrulmuş bir milletimiz var. ABD başkanına da, Türk milletine düşmanlık etmek isteyen diğer devlet yetkililerine de buradan ekmek çıkmaz! Ancak Amerika'nın Kıbrıs'tan sonra ülkemize uyguladığı ambargo (ki o zaman karşılığı verilmişti), muavenet gemimizin vurulması, askerimizin başına çuval geçirilmesi, PKK-YPG ve FETÖ terörüne verdiği destek, Türkiye'nin (Kıbrıs, Akdeniz, Ege konularındaki) çıkarlarına düşmanlıkları, F-35 projesinden çıkarılmamız, Türkiye gibi sadık bir müttefik ve onurlu bir devleti aşağılayıcı tavırlar, nihayet  son zamanlardaki küstahlıklarının da elbette kamu vicdanını tatmin edecek düzeyde bir karşılığı olmalı!” dedi.  

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gebzehurses.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.