Tuncay Batı, Bahçeli’nin stratejisini açıkladı

Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki (TBMM) Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Toplantısı’nda konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, PKK Terör Örgütü Lideri Abdullah Öcalan ile DEM Partili isimlerin görüşmesi gerektiğini ifade etti. Geçtiğimiz günlerde de Abdullah Öcalan’ın, TBMM’ye gelerek terörün bittiğini ilan etmesi gerektiğini belirten MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup toplantısındaki sözlerinin ardından MHP Kocaeli İl Başkanı Tuncay Batı bir açıklama yayımladı. Bahçeli’nin sözleriyle ilgili yayımlanan açıklamada, Öcalan ve PKK ile ilgili sözlerinin neyi ifade ettiği, neyi amaçladığı üzerine ifadeler yer aldı. MHP İl Başkanı Tuncay Batı açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Türk milliyetçiliği üzerine oturttuğu siyasi miras, kimine göre bir paradoks, kimine göre ise Türkiye’nin derin aklını temsil eden bir stratejidir. “Öcalan Meclis’e gelsin” açıklaması da işte bu stratejilerden biri gibi görünüyor. Bu açıklamanın ardında yatan derin motivasyon, yalnızca bir iç politika hamlesi değil, aynı zamanda küresel güçlere karşı bir meydan okuma olabilir. Çünkü Liderim, sadece Türkiye’nin iç dinamikleriyle değil, Türkiye’yi çevreleyen ve Kürt kartını sürekli kullanan ABD, Rusya, İsrail ve İngiltere gibi aktörlerle de satranç oynuyor. Kürt istismarı, Türkiye’nin uzun yıllardır mücadele ettiği en kritik meselelerden biri.

TÜRKİYE ÜZERİNDEKİ BASKI MEKANİZMASI HALİNE GELMİŞTİR

Bu mesele yalnızca Türkiye’nin iç dinamikleriyle açıklanamaz çünkü Kürt istismarı, ABD’den İngiltere’ye, Rusya’dan İsrail’e kadar birçok küresel gücün Türkiye üzerindeki baskı mekanizması haline gelmiştir. ABD, PYD/YPG üzerinden Suriye’de bir ‘Kürt devleti’ kurma hayalini sürdürürken, Türkiye’nin güneyini terör koridoruyla kuşatmayı hedefliyor. İsrail, Orta Doğu’da Kürtler üzerinden yeni bir müttefik yaratmaya çalışıyor ve bölgede Türkiye’nin gücünü dengelemek için bu kartı sürekli kullanıyor. İngiltere, tarihsel böl-parçala-yönet politikasını Kürtler üzerinden sürdürerek Türkiye’yi istikrarsızlaştırmayı amaçlıyor. Rusya, Türkiye’nin Batı’ya olan bağımlılığını zayıflatmak için Kürtleri zaman zaman destekleyen bir politika izliyor. Liderimizin açıklaması, bu güçlerin ellerindeki en büyük kozu, yani Öcalan’ı etkisizleştirme ve Türkiye’nin bu oyunu bozabileceği bir stratejik hamle olduğunu biliyoruz. Liderimizin ‘Öcalan Meclis’e gelsin’ söylemi, aslında küresel güçlerin planlarını boşa çıkaracak bir hamle olduğunu biliyoruz. Öcalan, yıllardır hem Kürt halkı hem de uluslararası kamuoyu nezdinde bir “lider” olarak lanse ediliyor. Ancak Meclis’e getirildiği bir senaryoda, Öcalan’ın aslında küresel güçlerin piyonu olduğu açıkça görülebilir.

PKK İDEOLOJİK VARLIĞINI ÖCALAN’A DAYANDIRIYOR

Kürsüde konuşan Öcalan, bugüne kadar ‘emperyalizme karşı direniş’ söylemleriyle meşrulaştırılmaya çalışılan PKK’nın aslında Batı’nın Türkiye’ye karşı bir silahı olduğunu ortaya koyabilir. Bu da Türkiye’nin diplomatik mücadelesinde elini güçlendirebilir. ABD ve Batı, yıllardır PKK ve Öcalan üzerinden Türkiye’yi sıkıştırmaya çalışıyor. Öcalan’ın Meclis’e gelmesi ve burada konuşması, Batı’nın Türkiye’ye karşı kullandığı “insan hakları” ve ‘Kürt halkının özgürlüğü’ argümanlarını boşa çıkarabilir. Liderimiz, hamlesiyle Batı’nın Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak için kullandığı bu kozları etkisiz hale getirmiştir. PKK, ideolojik varlığını büyük ölçüde Öcalan’a dayandırıyor. Meclis gibi Türk milletinin egemenliğinin temsil edildiği bir yerde konuşan Öcalan, PKK içinde büyük bir ideolojik krize yol açabilir. Bu, örgüt içindeki dağılmaları ve kopuşları hızlandırabilir. Liderimizin bu hamlesi, sadece bir iç politika hamlesi değil, aynı zamanda Türkiye’nin Türk dünyasıyla olan ilişkilerini de güçlendirebilecek bir stratejidir. Çünkü Liderim, Kürt istismarının yalnızca Türkiye değil, aynı zamanda Türk dünyası üzerindeki etkilerinin de farkında. İran, Irak ve Suriye’deki Kürt istismarları, Türkiye ile Türk dünyası arasındaki kara bağlantısını kesmek için kullanılıyor. Liderimizin hamlesi, bu bağlantının yeniden güçlendirilmesi için bir adımdır.

TÜRKİYE’NİN ÇIKARLARINI KORUMAK AMAÇLI YAPILAN BİR HAMLEDİR

Liderimizin bu açıklamasını anlamak için onun Türk devlet geleneği içindeki rolünü de değerlendirmek gerekir. Türk devleti, uzun vadeli hedeflerini genellikle görünmeyen stratejik hamlelerle gerçekleştiren bir gelenektir. Liderimiz, bu gelenek içinde, devlete sadakati ve gerektiğinde ‘politik fedakârlık’ yapabilen bir lider olarak tanınır. Öcalan’ın Meclis’e getirilmesi gibi bir hamle, yüzeyde tartışmalı görünse de, uzun vadede Türkiye’nin çıkarlarını korumak amaçlı yapılan bir hamledir. Liderimizin açıklaması, aslında Türk milliyetçiliğinin yalnızca iç politikadaki etkisini değil, aynı zamanda küresel emperyalizme karşı direnişini de temsil ediyor. Liderimizin ‘Öcalan Meclis’e gelsin’ açıklaması, yüzeyde milliyetçi bir liderin tabanı için kafa karıştırıcı gibi görünse de, aslında çok katmanlı bir stratejiye işaret ediyor. Bu strateji, yalnızca Öcalan’ı etkisiz hale getirmekle kalmayıp, Türkiye’yi çevreleyen ABD, Rusya, İsrail ve İngiltere gibi güçlerin Kürt istismarını kullanarak kurmaya çalıştıkları oyunu bozmayı hedefliyor. Liderimizin bu hamlesi, Türk milletine ve dünyaya şu mesajı veriyor ‘Biz sadece bir kişiyle değil, bu kişiyi kullanan küresel güçlerle savaşıyoruz. Türk milletinin iradesi galip gelecek. Unutulmamalıdır ki Türk milliyetçiliği, sadece sınırları korumak değil, aynı zamanda emperyalizme karşı bir direniş hareketidir.”