“BU YIL KADIN CİNAYETLERİNDE GEÇEN YILIN ÜSTÜNDE KALACAĞIMIZ GÖRÜLÜYOR!”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 81 il valisi ile video konferans sistemi ile yaptığı toplantıda kadına karşı şiddet konusunda ihbar ve şikayetin önemine vurgu yaparak, "Kamuoyunun dikkatini çekecek programlarla, etkinliklerle özellikle ihbar ve şikayet eğilimini arttırmayı başarmalı ve yeni olayların, yeni cinayetlerin önüne geçmeliyiz. 15 Kasım itibarıyla bu yıl 251 kadın cinayeti işlendi. Geçen yılın tamamında bu sayı 268'di. Bu yıl, bu sayının üstünde kalacağımız görülüyor. Testere dişi gibi inişli çıkışlı bir grafik var, batılı ülkeler de böyle." dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkez'inde (GAMER) düzenlenen 81 il valisinin video konferans sistemi ile bağlandığı 'Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele İl Koordinasyon İzleme ve Değerlendirme Toplantısı'na katıldı. 25 Kasım Dünya Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele günü kapsamında bir araya geldiklerini söyleyen Bakan Soylu, "15 Kasım itibarıyla bu yıl 251 kadın cinayeti işlendi. Geçen yılın tamamında bu sayı 268'di. Bu yıl, bu sayının üstünde kalacağımız görülüyor. Testere dişi gibi inişli çıkışlı bir grafik var, batılı ülkeler de böyle. Bu yılı sayı olarak geçen yılın üstünde kapatacağımız anlaşılıyor. Fakat bizim için olumlu olan gelişme şu ki, son 5-6 yıldır aşağı doğru kanal şeklinde bir iniş var. Bu yıl da düşüş kanalının içinde kalacağımız görülüyor. Ancak burada, söz konusu olan istatistik rakamlar değil, insanın canı olduğu için bu meseleye özellikle önümüzdeki bir ayda hızlı şekilde vaziyet almamız lazım. Sahayı biraz daha baskılayarak kamuoyunun dikkatini çekecek programlarla, etkinliklerle özellikle ihbar ve şikayet eğilimini arttırmayı başarmalı ve yeni olayların, yeni cinayetlerin önüne geçmeliyiz. Kadına karşı şiddeti bir insanlık meselesi olarak görüyoruz ve burada bir can kaybına bile tahammülümüzün olması mümkün değildir" diye konuştu.
'KADES İLE İHBAR EĞİLİMİ ARTTI'
Kadına şiddet olaylarında ihbarların önemine vurgu yapan Bakan Soylu, "Bu yıl gerçekleşen kadın cinayetlerinin sadece yüze 35'i daha önce herhangi bir şekilde devlete başvurusu ve şikayeti olan, en azından bir kere karakola gitmiş insanlar. Geri kalan yüzde 65'inin hiçbir başvurusu, hiçbir şikayeti mevcut değil. Geçen yıllarda bu makas daha açıktı. KADES gibi hizmete aldığımız aile içi kadına karşı şiddetle mücadele büroları sebebiyle ihbar ve şikayet eğilimi arttı ama yeterli değil" dedi.
Elektronik Kelepçe Merkezi'nde bin kelepçe kapasitesi olduğunu söyleyen Soylu, "Tüm Türkiye'de şu an aktif 287 kelepçe var. Süresi tamamlanan kelepçe uygulaması sayısı 501. Yani toplam 788 kelepçe kararı verilmiş, uygulanmış ve uygulanıyor. Bu noktadan hareketle, koruyucu önleyici tedbir kararlarının, kelepçe kararlarının sayısını arttırmaya gayret içinde olmamız gerektiğini düşünüyorum. Barıştırıp evlerine yollamak kolay bir yöntemdir ama görülüyor ki çözüm değil" ifadelerini kullandı.
BAKAN YANIK: AKIL SAĞLIĞI OLMAYAN VATANDAŞLAR İÇİN ALINAN TEDBİRLERİ TEKRAR GÖZDEN GEÇİRECEĞİZ
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, toplantıda yaptığı konuşmada, aile içi şiddetin ve kadına yönelik şiddetin toplumun herkesimini ilgilendirdiğini söyledi. Tüm kurumların birlikte çalışması gerektiğini belirten Yanık, şiddetle mücadele için 25 Kasım 2019'dan beri Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinasyonunda Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı ile bir plan çerçevesinde çalıştıklarını belirtti. Elektronik kelepçenin önemini vurgulayan Bakan Yanık, programa katılan hakim ve savcılardan koruma tedbirleri kapsamında verilen elektronik kelepçe kararının titizlikle uygulanmasını istedi.
İstanbul'da samuray kılıcıyla öldürülen Başak Cengiz ile ilgili konuşan Bakan Yanık, şunları dile getirdi: "Akıl sağlığı yerinde olmayan vatandaşlarla alakalı almamız gerek tedbirleri ve alabileceğimiz yani yasal olarak mümkün olan tedbirleri tekrar gözden geçirmeyi icbar etti. Akıl sağlığı yerinde olmayan, kamu güvenliği için tehdit oluşturan vatandaşlarla alakalı hem medeni kanunda hem ceza kanununda hem de toplum halk sağlığı merkezleri yönetmeliğinde çok açık düzenlemeler var. Yapılacak tek şey, kolluk kendisine bir ihbar geldiğinde bunu toplum ve halk sağlığı merkezlerine yönlendirmesi, sağlık il müdürlüklerimizin bu anlamdaki tedbir kararlarını çok ivedilikle uygulamaya koyması, toplum sağlığı, özellikle kamu güvenliği şiddet noktasında çok ciddi tedbirler alabileceğimizi bize gösteriyor."