“KIZIM 'PİLOT OLUP, GÖKLERDE UÇACAĞIM' DİYORDU!”

Gebze’de Afganistan uyruklu A.M.'nin (20) cinsel istismar girişiminde bulunup, başını taşa vurarak yaraladıktan sonra tedaviye alındığı hastanede yaklaşık 4,5 ay sonra yaşamını yitiren Ayşegül Aydın'ın (16) babası Mehmet Aydın, "Kızım 'Pilot olacağım baba, göklerde uçacağım' diyordu. Şimdi yavrum, inşallah melek olup göklerde uçar" dedi.

Olay, 12 Temmuz'da Gebze Pelitli Mahallesi'nde meydana geldi. Dershaneden eve dönen Ayşegül Aydın, kendisini takip eden Afganistan uyruklu A.M. tarafından ormana sürüklendi. Cinsel istismar girişiminde bulunan A.M., kendisine direnen Ayşegül Aydın'ın boğazını sıkıp, başını taşa vurarak yaraladıktan sonra yol kenarına taşıdı. Yoldan geçenlerin görüp ihbarda bulunması üzerine bölgeye gelen sağlık ekibi, Ayşegül Aydın'ı hastaneye kaldırdı. Olayla ilgili sürdürülen soruşturma kapsamında yakalanan A.M. ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Gebze'de özel bir hastanede 132 gün boyunca yoğun bakım ünitesinde tedavi gören Ayşegül Aydın, geçen hafta pazar günü gece saatlerinde hayatını kaybetti.

'CİĞERİMİ SÖKÜP TOPRAĞA VERDİM'

Evinin önünde taziyeleri kabul eden Metin Aydın, zaman zaman gözyaşı dökerek, "Kızım 4 ayda canını teslim etmek zorunda kaldı. 4 ay direndi ama bir şeyi kalmamış. Yavrumu toprağa verdim, ciğerimi söktüm, toprağa verdim. Bundan sonra yaşar mıyım, yaşamaz mıyım, nasıl yaşarım, nasıl ayakta dururum, bilmiyorum. Ayşegül'üm gücüyle ayakta duruyordum, yavrum bana çok büyük enerji veriyordu, çok büyük güç veriyordu. Meleğimle çok büyük hayal kuruyordu. Kızım 'Pilot olacağım baba, göklerde uçacağım' diyordu. Şimdi yavrum, inşallah melek olup göklerde uçar" diye konuştu.

'SÖZÜN BİTTİĞİ YER'

Bir insanın suç işleyeceği zaman canının alınacağını bilse bu işleri yapamayacağını belirten Aydın, şöyle konuştu: "Yavrumun başına gelenlerin, başka yavrularımızın başlarına gelmesin. Bilsin ki bir insan bir suç işleyeceği zaman, bilse ki canı alınacak, darağacına asılacak, kimse yapamaz. Milyonda değil, 10 milyonda bir kişi yapamaz. Yapsa da çok nadir, akli dengesi yerinde olmayan ancak yapar. Kesinlikle aklı başında, canının kıymetini bilen bir insan yapamaz. Herkesin de canı çok tatlıdır, canı tatlı olmayan hiç kimse yok. Eğer, bilseler ki bu ülkede idam var, bilseler ki bir çocuğu, bir kadını, bir insanı durduk yere öldürenlere idam cezası var, boğazına ip takılacak, sandalyeye tekme vurulacak, kimse bu işleri yapamaz. Bu Azraillerin nereden çıkacağı belli olmaz, Kadıköy'de de çıkar, Bostancı'da da çıkar, Ankara'da da çıkar, belki sizin oturduğunuz bir villanın yanı başında da çıkar. Ne olursunuz, şu idam cezasını getirin. Şu ülkede insanlar bilsin ki, 'idam cezası var' bunun şakası yok, yanlış yapmaz, kimsenin ırzına geçemez, namusuna tecavüz edemez. Sözün bittiği yer. Bundan sonrasını devletimize bırakıyorum. İnşallah, devletimiz bunları yapanın yanına kar bırakmaz."

'MEVCUT DELİLLERE GÖRE İDDİANAME HAZIRLANACAK'

Metin Aydın'ın avukatı İlknur Güngördü, iddianamenin henüz hazırlanmadığına belirterek, "Suçun mahiyetinin değişme ihtimaline binaen, savcılık kızımızın mevcut durumunu değerlendirerek iddianameyi hazırlamak istemişti. Şu an kızımız maalesef vefat ettiği için de artık mevcut duruma göre iddianame hazırlanacak. Ayşegül'ün ilk günden bu yana ifadesine başvurulamamıştı, savcılık bu nedenle de delilleri tam toplayabilmek için bekliyordu. Artık mevcut delil durumuna göre, savcılık davayı açıp iddianameyi hazırlayacak. Bundan sonraki süreçte dava zaten ağır cezada görülecek. İddianamenin kabul edilmesiyle birlikte ardından da yargılama süreci gerçekleşecek" dedi.