17 Ağustos 1999 depreminde yaşanan Gölcük depreminde enkaz altından 3 gün sonra kurtarılan ancak 2 bacağını kaybeden Ufuk Koçak (43), hayata sporla sarıldı. Türkiye'nin ilk engelli dalış eğitmeni ve Dünya Serbest Dalış rekoru sahibi olan Koçak'ın hedefi, Everest Dağı'na tırmanmak.

Gölcük’te 17 Ağustos 1999 günü yaşanan depremde, enkaz altında kalan Ufuk Koçak, enkaz altından 3 gün sonra sağ kurtarıldı. 2 bacağını kaybeden Ufuk Koçak, yaşama tenis, dalış, yüzme ve rüzgar sörfü yaparak tutunmaya devam etti. Türkiye’nin ilk engelli dalış eğitmeni olan Koçak, kırdığı Dünya Serbest Dalış rekorunu ise Trabzon’da terör saldırısında şehit edilen Eren Bülbül’ün anısına ithaf etti. Everest Dağı’na tırmanmak isteyen Koçak, bu yönde çalışmalarına başladı.

Everest’e tırmanarak insan azmini göstermek istediğini ifade eden Ufuk Koçak, "Benim aslında Everest’e tırmanışım 17 Ağustos 1999 depreminde ayaklarımı kaybetmemden sonra hasta yatağımdan çıkmamla başladı. İmkansızlıklar içinde neler yapabilirim diye düşünürken, ilk tırmanışımı klozete yaptım. Klozet aslında benim için Everest Dağı’ydı. Asıl anlatmak istediğim, hasta yatağından insanın kalkıp sürünerek de olsa oraya çıkabilmesidir. Dünyanın zirvesi olan Everest’e tırmanmayı planlıyorum. Orası dünyanın en yüksek noktası, istenildiği zaman insan azminin aslında nerelere kadar gidebileceğini anlatan bir hikaye olacak bu. Bu bizim azmimiz, bu topraklarda yaşayan insanların azmini anlatmak gibi bir derdim var. Aslında mayıs ayında planlıyorduk ama pandemi sürecinin gidişatı neyi gösterecek bilemediğimiz için mayıs ayından sonraki bir tarihe erteledik. Onunla ilgili çalışmalarımızı başlatacağız yakın zamanda inşallah Everest’in zirvesine de bayrağımızı dikeceğiz" dedi.

'BAŞARILARINI VE HAYALLERİNİ PROTEZ BACAKLARINA RESMETTİ'

Ufuk Koçak, "Protez bacaklarıma şu ana kadar yaptığım ve yapacağım hayallerimin resimlerini yaptırdım. Sol bacağımda yaptığım işleri tasvir eden figürler var. Bir Kızılderili baltası var, savaşçı kimliğimi simgeliyor. Kırmızı beyaz tüyler, kırmış olduğum dünya rekorunu ve milli sporcu kimliğimi, temsili baltaların ucu kalem şeklinde o da yazarlık kimliğime atıfta bulunuyor. Sağ bacağımda ise hayallerim ve ileride yapacağım projeler var. Enkazın altından çıkıp Everest’e tırmanan bir dalgıç figürü var. İnşallah sağ bacağımda hayal ettiğim şeyleri gerçekleştireceğim" diye konuştu.

'OĞLUM İLE YAŞIT OLAN EREN BÜLBÜL’E İTHAF ETTİM'

Birçok spor dalında başarılar elde eden Ufuk Koçak, en anlamlı rekorunun 2019 yılında kırdığı dünya serbest dalış rekoru olduğunu belirterek, şöyle konuştu: "2019 yılında kırdığım rekorumu 17 Ağustos 1999’un yıldönümüne denk getirdim. Hem depremde kaybettiğimiz insanları anmak için hem de böyle bir rekorla anılmak için. Aslında yıkıldığımızı değil de ayağa kalktığımızı belirtmek istiyordum. Yaklaşık olarak bu rekor denemesinden 6 gün önce de Karadeniz’de kaybettiğimiz Eren Bülbül kardeşimizin ölüm yıldönümüydü. Eren 15 yaşındaydı, benim oğlumla yaşıttı. Genç yaşta toprağa verdiğimiz Eren, sosyal medya hesabından ‘Biri de çıkıp demiyor ki Eren iyi ki varsın’ diye bir şey paylaşmıştı. Onu görünce bana çok dokundu ve ben rekoru kırdıktan sonra kafamı suyun üzerine çıkarır çıkarmaz hakemlerden de oluru alınca ilk yaptığım şey ‘İyi ki varsın Eren’ demek oldu ve o rekorumu da Eren’e adadım."

VATANDAŞLIK TEKLİFİ 

Hollanda’dan aldığı vatandaşlık teklifine de değinen Koçak, "Hollanda’dan bir vatandaşlık teklifi aldım, bu teklif benim için bir anlam ifade etmiyor. Bana sorulan ‘Çay içer misin?’ sorusu gibi bir şeydi bu soru. Ben bu coğrafyaya, bu topraklara aşık bir insanım. Hangi ülkeden hangi vatandaşlık teklifi gelirse gelsin her zaman elimin tersiyle iteceğim. Ben bu ülkenin yetiştirdiği bir evladım, bu ülkenin milli sporcusuyum ve bu ülke için daha da güzel şeyler yapmaya devam edeceğim" dedi.